Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Bu bağlamda gerçek meselelerin, işte bu üreticinin meseleleri olduğunu, bunlarla ilgilenmesi gerektiğinin de altını çiziyorum. Kent Lokantası açıyoruz. Ama onun aklı, fikri İstanbulda. Biz, bir bireyi ya da bir siyasi partiyi temsil ediyoruz; milleti temsil ediyoruz. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Lütfen, milletini ve sizlerin güzel geleceklerini dert edinen anlayışı tercih ediniz. Peki burada bu siyaseti yapan ya da bu kararı alan mı kaybediyor? Hepimiz kaybediyoruz. Biz, o vesileyle sizin karşınıza geliriz. ”“AMA BİZ NEYLE UĞRAŞIYORUZ?”“Ama biz neyle uğraşıyoruz? Genel seçim geçmiş, bir yıl üzerinden geçmiş, ülkedeki ekonomi politikaları dibe vurmuş, o günden bile daha kötü durumdayız. Anadolu Yakası Orgazine Sanayi Bölgesi (AYOSB) Yönetim Binası’nda düzenlenen toplantıda, sırasıyla; AYOSB Başkanı Murat Çökmez, Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayisi Bölgesi (BİOSB) Başkanı Ercan Varlıbaş, CHP Tuzla Belediye Başkan adayı Eren Ali Bingöl ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Gerçekten bir açlık sorunu var. Yeter ki o zenginliği erişelim. Daha dün, 8-9-10-11 yıl önce biz, bu tarihte, 2023’ün sonunda, kişi başı 25 bin dolar gayrisafi milli hasıla belirlemişken; bunun bugün 3’te 1’ine razı gelmek durumunda kalmanın ne kadar acı olduğunu ne kadar büyük bir tutarsızlık olduğunu bilmemiz lazım. Elbette sizlerin desteğinizi istiyoruz. Açıkladığı adaya da yazık ediyor” dedi. Ve bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi, İstanbul halkı, İstanbulda belirlenen adaylar üzerinden yürüsün ve onların ortaya koyacağı performansa da halkın vereceği kararla karar verirsin. Biz, milletin temsilcisi olarak, burada bulunan bütün sanayici dostlarımızın da desteğini, tüm iyi niyetimizle, tüm çalışkanlığımızla gerçekten tümüyle sizleri düşünen ve bu milletin, bu memleketin, bu güzel şehrin insanlarının ve çocuklarının, gençlerinin geleceğini düşünen bir anlayışla oylarınıza talibiz. Ve eğer İstanbulda, yönetimle ilgili bir hesap verilemiyorsa, sorunlar büyüyorsa, problemler büyüyorsa, nasıl ki sorumlusu o döneme dair benim; aynı şekilde şu anda bu ülkenin ekonomiden sorumlusu da bu ülkenin sayın Cumhurbaşkanıdır. Sanayi sektörünün ülke ekonomisi üzerindeki önemine dikkat çeken İmamoğlu, İBB öncülüğünde kurulan İstanbul Sanayi Platformu’nun söz konusu alana katkı için kurulduğunu aktardı. Yani hizmet için bir araçtır, amaç değildir. Bu işin kaybı hem de çok büyük, tarifsiz kayıplar. Bizim rakibimiz o olsun. Bunu da temsil etmeye devam edeceğiz. Çünkü, bugün baktığınızda vatandaş beyaz peynir dahi alamayacak durumda. İstanbula hizmette, dün ne kadar koşuyorsak, onun misli misli fazlası koşacağımıza ve ‘Tam yol ileri’ diyerek, böyle bir menzile doğru sizlerle birlikte yürüyeceğimizden hiç kuşkunuz olmasın. İyi devlet insanı, devletin esas sorunlarıyla ilgilenir. Bu kadar basit. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun. Yani bunu başka bir sorumlusu olmaz. Oy verenlerin değil; oy versin vermesin, herkesin temsilcisiyiz. AKLI FİKRİ İSTANBULDAİmamoğlu, AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’dan başka bir şeyle ilgilenmediğini söyledi, “Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Siyasi partiler, aracı kurumlardır. Biz de daha iyisini hedefleyelim, insanların önünde daha iyisini koyalım. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. ",. Çok net. Para politikaları üzerinden üretimde, ihracatta, ithalat rakamlarında, bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. ”“OY VERSİN VERMESİN, HERKESİN TEMSİLCİSİYİZ”“İBB olarak, milletin yanındayız. Bu derin bir yoksulluk anlamına geliyor. ”",‘İstanbul Sanayi Platformu’ tarafından düzenlenen, ‘Kentin Sanayi Vizyonu’ toplantısında koşan İBB Başkanı İmamoğlu, Erdoğan'a seslenerek Bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Bu yolculukta tam da öyle bakan ve o menzile yürüyen bireyleriz. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun dedi. “2023’ÜN SONUNDA, KİŞİ BAŞI 25 BİN DOLAR GAYRİSAFİ MİLLİ HASILA BELİRLEMİŞKEN…”İktidarın yanlış politikaları sonucu yaşanan ekonomik krizden kaynaklı olarak, 3 haneli enflasyon rakamlarıyla karşılaşıldığına dikkat çeken İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu bize kaydettiriyor. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi görev döneminde kurdukları “İstanbul Sanayi Platformu”nun katkılarıyla düzenlenen, “Kentin Sanayi Vizyonu” toplantısına katıldı. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Bu işin sorumlusu, bu işin başındaki insandır. ”“BU İŞİN SORUMLUSU, BU İŞİN BAŞINDAKİ İNSANDIR”“Tabii bunun sebebini ben biliyorum. Bizim ahlakımız bu. Biz, sizlerin temsilcisiyiz. Biz, milletin temsilcisiyiz. Ama bu basit sürec, demokratik anlayışı illa zorlaştırma gayreti, işte açılışlar, mitingler vesaireler yaparak, yerel seçimi bu kadar sabote etmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Peki bugün 25 bin dolar başarılsaydı, ben nasıl bir ruh halinde olurdum? Dünyanın en mutlu insanı olurdum, kimin yaptığına bakmaksızın. ‘Yok, illa o olmasın rakip’ diye bir süreç tarifleme peşinde. İnsanların artık, yani yakamıza yapışarak, ‘Bizim de semtimize Kent Lokantası aç Başkanım’ diye bize haykırmasını çocuklardan da duyuyorum, emeklilerden de duyuyorum, işçi kesiminden de duyuyorum. Ve ben, ‘İşinize bakın’ diyorum. Gerçek işinize, doğru olan sorunlarınızla ilgilenmenizi öneriyorum. Biz de hayretle süreci izliyoruz. Ama o hedeflerin 3’te 1’ine birine düşmüş durumda ve buna razı gelen, rıza gösteren ve buradan kurtulmaya ve sıçramaya çalışan insanlar haline dönüştük. Ama temel amaç; milletin bütününü kavramak, milletin bütününe hizmet etmektir. Burada, elbette ki siyaset zemininde birkaç cümle etmek zorundayım. Belki sesi çıkmayan esnafımız bile, bunu söylemek istiyor. 3 tane daha açacağız bu 1,5 ay içerisinde. Ama onun aklı, fikri İstanbul'da.
Para politikaları üzerinden üretimde, ihracatta, ithalat rakamlarında, bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Bu yolculukta tam da öyle bakan ve o menzile yürüyen bireyleriz. Peki burada bu siyaseti yapan ya da bu kararı alan mı kaybediyor? Hepimiz kaybediyoruz. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. “2023’ÜN SONUNDA, KİŞİ BAŞI 25 BİN DOLAR GAYRİSAFİ MİLLİ HASILA BELİRLEMİŞKEN…”İktidarın yanlış politikaları sonucu yaşanan ekonomik krizden kaynaklı olarak, 3 haneli enflasyon rakamlarıyla karşılaşıldığına dikkat çeken İmamoğlu, özetle şunları söyledi: “Bu bize kaydettiriyor. ”“OY VERSİN VERMESİN, HERKESİN TEMSİLCİSİYİZ”“İBB olarak, milletin yanındayız. Elbette sizlerin desteğinizi istiyoruz. İstanbula hizmette, dün ne kadar koşuyorsak, onun misli misli fazlası koşacağımıza ve ‘Tam yol ileri’ diyerek, böyle bir menzile doğru sizlerle birlikte yürüyeceğimizden hiç kuşkunuz olmasın. Daha dün, 8-9-10-11 yıl önce biz, bu tarihte, 2023’ün sonunda, kişi başı 25 bin dolar gayrisafi milli hasıla belirlemişken; bunun bugün 3’te 1’ine razı gelmek durumunda kalmanın ne kadar acı olduğunu ne kadar büyük bir tutarsızlık olduğunu bilmemiz lazım. Sanayi sektörünün ülke ekonomisi üzerindeki önemine dikkat çeken İmamoğlu, İBB öncülüğünde kurulan İstanbul Sanayi Platformu’nun söz konusu alana katkı için kurulduğunu aktardı. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Ama bu basit sürec, demokratik anlayışı illa zorlaştırma gayreti, işte açılışlar, mitingler vesaireler yaparak, yerel seçimi bu kadar sabote etmenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Yani bunu başka bir sorumlusu olmaz. Anadolu Yakası Orgazine Sanayi Bölgesi (AYOSB) Yönetim Binası’nda düzenlenen toplantıda, sırasıyla; AYOSB Başkanı Murat Çökmez, Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayisi Bölgesi (BİOSB) Başkanı Ercan Varlıbaş, CHP Tuzla Belediye Başkan adayı Eren Ali Bingöl ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Bu kadar basit. Belki sesi çıkmayan esnafımız bile, bunu söylemek istiyor. AKLI FİKRİ İSTANBULDAİmamoğlu, AKPli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’dan başka bir şeyle ilgilenmediğini söyledi, “Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Biz de daha iyisini hedefleyelim, insanların önünde daha iyisini koyalım. Peki bugün 25 bin dolar başarılsaydı, ben nasıl bir ruh halinde olurdum? Dünyanın en mutlu insanı olurdum, kimin yaptığına bakmaksızın. Bu işin sorumlusu, bu işin başındaki insandır. Biz, milletin temsilcisiyiz. Her gün, her konuşmasında İstanbul aşağı, İstanbul yukarı; İstanbul Belediye Başkanı aşağı, İstanbul Belediye Başkanı yukarı. Ve ben, ‘İşinize bakın’ diyorum. İnsanların artık, yani yakamıza yapışarak, ‘Bizim de semtimize Kent Lokantası aç Başkanım’ diye bize haykırmasını çocuklardan da duyuyorum, emeklilerden de duyuyorum, işçi kesiminden de duyuyorum. İyi devlet insanı, devletin esas sorunlarıyla ilgilenir. Biz, sizlerin temsilcisiyiz. Ve bırakın İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi, İstanbul halkı, İstanbulda belirlenen adaylar üzerinden yürüsün ve onların ortaya koyacağı performansa da halkın vereceği kararla karar verirsin. Bu derin bir yoksulluk anlamına geliyor. ”“AMA BİZ NEYLE UĞRAŞIYORUZ?”“Ama biz neyle uğraşıyoruz? Genel seçim geçmiş, bir yıl üzerinden geçmiş, ülkedeki ekonomi politikaları dibe vurmuş, o günden bile daha kötü durumdayız. Yeter ki o zenginliği erişelim. Çünkü, bugün baktığınızda vatandaş beyaz peynir dahi alamayacak durumda. Burada, elbette ki siyaset zemininde birkaç cümle etmek zorundayım. Biz, o vesileyle sizin karşınıza geliriz. 3 tane daha açacağız bu 1,5 ay içerisinde. Açıkladığı adaya da yazık ediyor. Bunu da temsil etmeye devam edeceğiz. Biz de hayretle süreci izliyoruz. Kent Lokantası açıyoruz. Ama temel amaç; milletin bütününü kavramak, milletin bütününe hizmet etmektir. Ve eğer İstanbulda, yönetimle ilgili bir hesap verilemiyorsa, sorunlar büyüyorsa, problemler büyüyorsa, nasıl ki sorumlusu o döneme dair benim; aynı şekilde şu anda bu ülkenin ekonomiden sorumlusu da bu ülkenin sayın Cumhurbaşkanıdır. Ama onun aklı, fikri İstanbul'da. Siyasi partiler, aracı kurumlardır. ”",‘İstanbul Sanayi Platformu’ tarafından düzenlenen, ‘Kentin Sanayi Vizyonu’ toplantısında koşan İBB Başkanı İmamoğlu, Erdoğan'a seslenerek Bütçe açığında, cari açıkta, her türlü veride daha kötü durumdayız. Bu bağlamda gerçek meselelerin, işte bu üreticinin meseleleri olduğunu, bunlarla ilgilenmesi gerektiğinin de altını çiziyorum. Biz, bir bireyi ya da bir siyasi partiyi temsil ediyoruz; milleti temsil ediyoruz. Bu işin kaybı hem de çok büyük, tarifsiz kayıplar. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun. Ama onun aklı, fikri İstanbulda. Biz, milletin temsilcisi olarak, burada bulunan bütün sanayici dostlarımızın da desteğini, tüm iyi niyetimizle, tüm çalışkanlığımızla gerçekten tümüyle sizleri düşünen ve bu milletin, bu memleketin, bu güzel şehrin insanlarının ve çocuklarının, gençlerinin geleceğini düşünen bir anlayışla oylarınıza talibiz. Bizim ahlakımız bu. Gerçekten bir açlık sorunu var. Açıkladığı adaya da yazık ediyor” dedi. Ama o hedeflerin 3’te 1’ine birine düşmüş durumda ve buna razı gelen, rıza gösteren ve buradan kurtulmaya ve sıçramaya çalışan insanlar haline dönüştük. ",. Lütfen, milletini ve sizlerin güzel geleceklerini dert edinen anlayışı tercih ediniz. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi görev döneminde kurdukları “İstanbul Sanayi Platformu”nun katkılarıyla düzenlenen, “Kentin Sanayi Vizyonu” toplantısına katıldı. Yani hizmet için bir araçtır, amaç değildir. Oy verenlerin değil; oy versin vermesin, herkesin temsilcisiyiz. ”“BU İŞİN SORUMLUSU, BU İŞİN BAŞINDAKİ İNSANDIR”“Tabii bunun sebebini ben biliyorum. ‘Yok, illa o olmasın rakip’ diye bir süreç tarifleme peşinde. Bizim rakibimiz o olsun. Gerçek işinize, doğru olan sorunlarınızla ilgilenmenizi öneriyorum. Çok net. Yani bir aday açıkladınız; aday konuşsun dedi.